Otomotivde üretim maliyeti arttı

Ülkemizde otomobil fiyatlarında yaşanan artışta döviz kurundaki yükseliş ve enflasyon etkili olurken diğer yandan küresel çapta yaşanan fiyat artışı da ciddi bir boyuta ulaştı. Pandeminin endüstriye verdiği zararın derinliği her geçen gün artarken, gelişen üretim ve ürün teknolojileri, otomobilde üretim maliyetinin yükselmesine sebep oluyor. 

 

 

 

 

Arkada bıraktığımız pandemi, otomotiv endüstrisinde ciddi bir yara bırakırken bir yandan gelişen teknoloji, otomobil fiyatlarında artışın süreklilik kazanmasına neden oluyor. Lidarlar, radarlar, gelişmiş güvenlik ekipmanları, daha yüksek standart donanımlar, konfor öğeleri, otomobilleri daha kıymetli kılsa da üretim maliyetlerini son yıllarda ciddi şekilde artırdı. Öte yandan otomobil üretiminde kullanılan çelik, alüminyum, plastik ve diğer hammaddelerin fiyatları ise her geçen gün yükselmeye devam ediyor. Bu malzemelerin tedarikindeki sorunlar, otomobile olan talep ve arz dengesindeki değişiklikler, elektronik bileşenlerin arzında yaşanan sıkıntılar, fiyatları doğrudan etkiliyor. Sadece çip krizi, Dünya çapında 18 milyon araçlık kayba ve 210 milyar dolarlık zarara yol açtı. Ukrayna’dan tedarik edilen neon gazı (çip üretimi için kritik) tedarikinin etkilenmesi de çip krizine derin bir boyut kazandırdı.

 

ORTALAMA BİR KOMPAKT SINIF OTOMOBİLİN ÜRETİM MALİYETİ İKİ KATINI GEÇTİ

 

 

Arz-talep dengesi otomotiv özelinde birçok ülkede bozulurken, Türkiye’de marjinal boyutlara ulaşmasında farklı sebeplerin olduğunu ileten MOTOR AŞİN CEO’su Saim Aşçı, “Başlangıçta üretimden gelen arz sıkıntıları, yerini yüksek bir talebe bırakarak otomobili daha değerli hale getirdi. Tüketicinin gelecek stresi, muhtemel kriz senaryoları, otomobili yatırım aracına dönüştürünce, fiyatların yükselmesinde önemli bir etken oldu. Ancak atlamamakta fayda var: otomobil fiyatları tüm dünya çapında artış gösteriyor. 

7 yıl önce motor-donanım seviyesine göre fiyatı 15-25 bin Euro olan, endüstri için sembolik diyebileceğimiz VW Golf, 2023 yılında 30 bin Euro ile 70 bin Euro seviyesine çıktı. Bu otomobilin üretim maliyeti ortalama yine donanım-motor-şanzımana göre 8 ile 15 bin Euro aralığındaydı. Bugün bu maliyet 15-35 bin Euro’ya çıkmış seviyede.” dedi.

 

“DONANIMDA KİRALAMA MODELİ ÜRETİCİYE EK GELİR, TÜKETİCİYE ESNEKLİK AMAÇLI”

 

 

Diğer taraftan gelişen otomobillerle birlikte ortaya çıkan “donanım” ve “güç” kiralama seçenekleri, sektörde tartışmalara neden oluyor. Artan edinim maliyetleri ve yeni neslin farklı bakış açısının önemli bir faktör olduğunu belirten Aşçı, “Sahiplikten çok kullanılan hizmet, anlık ihtiyaçların giderilmesinde kiralama modelini mantıklı kılıyor.

 

Ülkemizde büyükşehirlerde yaygınlaşan dakikalık otomobil, scooter kiralamaları bunun en güzel örneği. Sadece kış aylarında kullanılacak koltuk ısıtma veya belki uzun yolculuklarda ihtiyaç duyulacak ekstra motor gücü tüketiciye esneklik, üreticilere ise artan maliyetler karşısında ek gelir kaygısı taşıyor. Âtıl durumdaki fonksiyonların kaynakları daha az tüketmesi hedefleniyor.

Gelecekte mülkiyetin öneminin azaldığı, sunulan hizmetin revaçta olacağı günler bizi bekliyor. Son teknolojinin ürünü otomobile ulaşmak, leasing modelleriyle daha ulaşılabilir olacak ve tüketici, belki de satın almayı hayal dahi edemediği otomobillere ihtiyacı kadar erişebilecek, kullanabilecek.” açıklamasını yaptı.